23 Ocak 2011 Pazar

Ececik artık kendi kendine uyuMUyor!

Evet, tahtaya vurduk, maşallah dedik ama işe yaramadı, olan oldu!

Durum eskisi kadar vahim değil neyse ki, hala ayakta sallamıyoruz, saatlerce kucakta volta atmak, bebek arabasıyla evde gezdirmek, aspiratörü açarak gürültüsünde uyutmaya çalışmak gibi yaratıcı (?) çözümlere de gerek kalmıyor ama  öncesine göre biraz daha fazla uğraşıyoruz.

Uyku öncesi rutininden sonra - bu ara niyeyse emerken de uyuyakalmıyor :( -  genelde uyanık olarak yatağına yatırıyoruz. Ağlamaya başlıyor. Artık kuzucuğu ağlatmaya daha fazla dayanamadığımız için bir nev-i yatır/kaldır uyguluyoruz. Hiç sallamadan ve volta atmadan, odasının içinde kucakta tutuyoruz, bu arada uyku kıvamına gelince yatağına yatırıp sırtını sıvazla, poposuna iki pıt pıt bir yandan pışpış, ağlarsa Ali Baba'nın Çiftliği derken bu uyutma işi 15-20 dk sürebiliyor. Bazen çok daha kısa tabi.

Ece'nin kendi kendine uyuma düzeninin yeniden bozulması konusunda bütün suçu üzerime alıyorum. Bir haftasonu öğlende koyun koyuna uyuduk kızımla. Bakınız Şekil 1A. Tabi Ece uyudu ben onu öptüm, kokladım. Ertesi gün babasıyla didiştik durduk, kim uyutacak diye. Koray kazandı. Daha doğrusu, adil olmak adına beraber uyumalarına müsaade ettim :). Bu sefer onlar uyudular koyun koyuna. Babasının haberi yok, o akşam süper anneanneyi almaya gittiğinde biz yine kuzucukla koyun koyuna uyuduk :). Meğerse bu bebekler çok çabuk alışkanlıklarını değiştirirlermiş, özellikle anne veya baba kokusuyla uyuyunca bir daha kendi yatağında öyle yapayalnız uyumak istemezlermiş. Bizim kuzucuk da öyle yaptı, yatağında uyurken biraz daha ilgi - alaka bekliyor bizden artık. Gösteririz biz de istediği ilgiyi, istediği o olsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Special design for Bir Ece Masalı by GeCe