6 Şubat 2011 Pazar

Derin bir OH çekebilmek!

Tam bir hafta süren bir kabus...

Uyku ile uyanıklık arasında, tüm benliğimle kabus olduğuna inanmak istediğim ama bir türlü uyanamadığım o uykudan...

Doktorun ağzından çıkan üç kelime, bütün söyledikleri arasında seçip çıkarabildiğim, iki tanesi çok tanıdık ve aklıma getirdiği şey korkunç. Boğazımın düğümlendiği, toparlayabildiğim bütün kuvvetle bir cesaret sadece tek bir soru sorabildiğim, alacağım cevaptan korkarak. Ve korktuğum cevabı almak. Telaffuz edilen sadece bir ihtimal, bir risk... Ama gerçek olması öyle korkunç ki, nasıl olup da bu kadar kolay telaffuz edilebildiğine şaşırdığım. Ağzımdan çıkan kelimelerin bana bile yabancı kalması. Hıçkıra hıçkıra ağlamak istemek,  O benim en değerlim!, yapamamak.

Puslu ve yağmurlu Nişantaşı akşamında başka bir doktorun muayenehanesinin kapısında beklemek. Üçümüz. Aile olduğumuzu en çok hissettiğim o an... Koray'ın ağzından dökülenler; Karımmm, doktor kötü birşey söylerse, sakın ağlama olur mu, sonra beraber ağlarız... Doktorun karşısında çaresiz, güçsüz, öyle zavallı, iyi bir şeyler duymayı ümit eden anne baba. Bir aydınlık. Derin olmasa da ufak bir oh çekmek.

Koca bir hafta bekleyiş. İnsan bir hafta boyunca boğazında bir düğümle yaşayabilir mi? Yaşayabiliyormuş meğer. Bu arada birkaç iyi haber, yeni testler, yeni sonuçlar, hiç anlamlandıramadığım, yorumlayamadığım... Hiç kimseye anlatamamak, dertleşememek, çünkü ihtimal bile olsa o iki kelimeyi ağzıma alamamak. Annemin bile gözünün içine bakamamak anlatırken. Konuşmak, telaffuz etmek kabullenmek demek çünkü.

Ve yine bir cumartesi Nişantaşı, bu defa güneşli, insanın içini sımsıcak ısıtan. Yine gergin bekleyiş, bu sefer biraz daha rahat. Doktorun ağzından dökülenler ve derin bir oh çekebilmek!

Bu yalnış alarm için hiç kimseye kızmamak, sadece kocaman bir mutluluk gerçek olmadığı için! Şükretmek kuzucuk çok sağlıklı olduğu için!

2 yorum:

  1. Bu yazını yeni gördüm. Sormuyorum neymiş diye... Geçmiş olsun. Allah kimseye göstermesin...

    Ece'nin annesi Gözde...

    YanıtlaSil
  2. Teşekkür ederim Gözdecim.
    Söyleyemiyorum ben de zaten :(

    YanıtlaSil

Special design for Bir Ece Masalı by GeCe