22 Mayıs 2011 Pazar

Ececik tatilde...

Ece'den önce, "ileride çocuğumuz olduğunda O'nu bırakıp tatile çıkabilmeliyiz" derdim hep. Bırakamayanlara da şaşırır ve alenen de eleştirirdim. Ne demişler, "büyük lokma ye, büyük laf konuşma!" Bırakamadım. Bahanelerim var elbette, elim güçlü şimdilik; "daha çok küçük", "bari 1 yaşında olsaydı", "hala anne sütü alıyor" gibi gibi. Bakalım bir dahaki sefere ne bahane bulacağım?

Sonuç olarak, taktık kızımızı peşimize düştük Fethiye yollarına. Geçen seferki Bozcaada dönüşü korkunç araba yolculuğu deneyiminden sonra, bu sefer doooğru havaalanına! Ececik de böylece ilk defa uçağa binmiş oldu. Ve hayatımın 1 saatlik en yorucu yolculuğuydu! Evet, Ece kuzusu hiç ağlamadı, enteresan bir şekilde basınç farkından da rahatsız olmadı ama yerinde de durmadı hiç. Kemerini sadece kalkış ve inişte, o da zorla taktırabildik. Oraya uzandı, buraya uzandı, arka koltukta annesinin kucağında uslu uslu oturan bebeği yoldan çıkardı, hosteslere boncuk dağıttı. Bir ara baktım Koray pes etmiş, bırakmış Ece'yi yere, emekliyor bizim minnoş. Yani bizim gidiş dönüş uçak yolculuğu Ece cadısını zaptetmeye uğraşmakla geçti.

Soluğu Fethiye Hillside'da aldık ve hem tesisten ama en çok da aldığımız hizmetten çok memnun kaldık. Bebekli hayatımızı kolaylaştıran birçok çözümleri oldu, ki bu ayrı bir yazıyı hakediyor.

Bir de hava mevsim normallerinde olsaydı,  2 koca gün şakır şakır yağmur yağmasaydı, gümbür gümbür gökgürültüsü olmasaydı fena mı olurdu? Olmazdı tabi. Gel gör ki, güneşe hasret kaldık, ucundan gördük mü güneşi soluğu plajda aldık. Hele bir gün öyle soğuktu ki hava, çocuklarını gayet cıbıl ve yalınayak gezdiren Avrupalılardan utanmasam Ece'ye mont bile giydirecektim neredeyse. Zor tuttum kendimi.

Neyse, olaya biraz da iyi tarafından bakalım. Genel itibariyle tatlı-serin-sıcak bir hava hakim olduğu için Ece kuzusu halinden gayet memnundu. Onun rahatsız olacağı gibi bir sıcak ve güneş yoktu. Bir de deniz havası üstüne eklenince bizim kuzucuk hergün öğleden önce de öğleden sonra da 2'şer saat uyudu pusetinde ve böylece bize de keyif yapacak zaman kaldı :). Ne yalan söyleyeyim, Ece pusetinde, Koray yanımda şezlongda şekerleme yaparken, plajda o tatlı serin havada kitap okuyabilmek bile çok keyifliydi. Bu arada farkettim ki, neredeyse 1,5 senedir çocuk bakımıydı, uyku sorunuydu, çocuğun psikolojik gelişimiydi gibi konular dışında birşey, daha doğrusu bir roman okumamışım. İlk çıktığında aldığım Kayıp Sembol'e ancak başlayabildim.

Güneşli olan günlerde ben şahsen denize girebildim. Deniz muhteşemdi ama bizim çekirdek ailenin diğer bireylerinin denizle hiiiç alakası yoktu. Ece kuzusu için deniz suyu sıcaklığı henüz oldukça düşük olduğundan O'nu denize sokmayı zaten düşünmüyorduk. Kendisi ayaklarını sokmakla yetindi, ki ondan bile pek hoşlanmadı. Babasıysa bu konuda Ece'den bile beterdi!

Peki Ece cadısı neler yaptı tatilde? Bol bol temiz hava aldı, yeni yerler gördü, her gördüğü yeni şeyi şaşkınlık ve merakla inceledi. Temiz hava O'na iyi geldi, iştahı açıldı ve Hillside'ın yemeklerini O da beğenmiş olacak ki bol bol yedi. Herkese laf attı, boyuna posuna bakmadan o minnoş elini kaldırıp havaya, kendinden büyük çocuklara meydan okudu. Plajda yanımızda oturan kızların kucağından inmedi. Bıdı bıdı bıdı konuştu durdu. "Ne kadar çok ses çıkarabilirim" denemeleri yaptı. 7/24 annesi ve babasıyla olmanın keyfini çıkardı meleğim ve çok mutlu oldu gerçekten.

Ece ile tatile gitmek bu defa bizim için o kadar da zor olmadı. Tamam, sabahları nöbetleşe uyumak zorunda kaldık, karı-koca aynı anda yemek yiyemedik pek ama çok da güzel vakit geçirdik. Meğerse bizim kızımız büyümüş artık. Olup olmadık ağlamıyor, artık derdini ağlamadan da ifade edebiliyor. İletişim kuruyor bizimle, oyun oynuyor.

Sonuç olarak, kimseyi bilmem ama tatil bana çok iyi geldi. Bir de kocam son gün için bana SPA randevusu almış, geri çevirmek olur mu hiç! İlaç gibi geldi valla.

Tabi biz zaman da çok olunca bol bol fotoğraf çektik tatilde. Yine üçümüzün adam gibi bir fotoğrafı yok, o ayrı :(. Buyrunuz bir de video hazırladım fotoğraflardan.

3 yorum:

  1. Ben de senin gibi bırakmaya kıyamayanlardanım hem de 3 senedir:))
    Tatiliniz güzel geçmiş havalar düzelince bir kere daha gitmenizi tavsiye ederim Fethiye harikadır ve oraya gitmişken Saklıkente uğrayın derim harika bir yer:)

    YanıtlaSil
  2. Ececik süper maşallah. Biz de yarın Kayra ile Marmarise gidiyoruz bakalım neler olacak? hem de arabayla:(

    YanıtlaSil
  3. Ikiz annesi, kesinlikle haklisin, havalar guzellesinze tekrar gitmek lazim. Bakarsin sefer Ece'yi de birakabiliriz. :)

    Ozlemcim, size bol sans! Hem gidis hem donus icin! Kayracik da cok tatli ama yaa,!

    YanıtlaSil

Special design for Bir Ece Masalı by GeCe